Öncelikle size şunları sormak istiyorum: Aldatmak nedir? Neden aldatırız? Mutlu çiftler neden aldatır? Sadakatsizlikten tam olarak ne anlıyoruz? Aldatma her zaman bir ilişkinin sonu mu demek?

Dilerseniz bu soruları etrafınızdaki kişilere de sorun ve kendi cevabınızla değerlendirin. Sonrasında fark edeceksiniz ki hepimiz farklı tanımlar yapıyoruz. Diğer taraftan, bu tanımların kadın ve erkeklerde ne kadar farklı olabileceğini de göreceksiniz. O halde şöyle diyerek yazıma başlamak istiyorum: “Bu yazı, aşık olmuş herkes içindir.”


Yukarıda da bahsettiğim gibi aldatmanın birçok farklı tanımı var ve bu tanımlar kişiden kişiye göre değişebiliyor. İnsanların çoğu, başkalarıyla seks yapmanın (seksi nasıl tanımladığınızdan bağımsız olarak) açık bir biçimde sadakatsizlik olduğunu düşünüyor. Aynı şey diğer fiziksel yakınlaşmalar için de geçerli; öpüşmek, el ele tutuşmak gibi. Ancak aldatma aynı zamanda tabiatı gereği duygusal da olabiliyor. Uzun konuşmalar ve telefonlaşmalar; başka birine duyulan aşkın, hissedilen duyguların ifade edilmesi… Bunların hepsi, fiziksel bir etkileşimde bulunmasanız bile eğer eşiniz/partneriniz dışında biriyle yapıyorsanız sadakatsizlik olarak sayılabilecek şeyler. Ben ise aldatma ile ilgili şu tanımı seviyorum; gizli bir ilişki aldatmanın çekirdek yapısıdır; bir miktar ya da daha fazla duygusal bir bağ ve cinsel bir simya.

Örneğin; başka biriyle internet üzerinden cinsel paylaşımda bulunma olarak tanımlanan sanal seksi düşünün. Eğer eşiniz bunu yapsaydı, aldatıldığınızı düşünür müydünüz?

Birçok insan sanal seksin evliliklerine zarar verecek bir şey olduğunu değil de, pornografinin başka bir şekli olduğunu düşünüyor. Ancak bazı araştırmacılar buna katılmıyor ve sanal seksin herhangi bir şeklini ciddi bir problem olarak görüyor. Diğer online davranışları ise aldatma olarak etiketlemek daha zor: “Tinder’da profil sahibi olmak sadakatsizlik olarak sayılabilir mi?” Bu sebeple neyin aldatma sayılacağına herkesçe kabul edilen ortak bir tanım olmadığından aldatmayla ilgili yapılan araştırmaların da yüzdeleri oldukça değişebiliyor. Aldatmanın ve sadakatsizliğin tanımı değişiklik gösterse de, asıl üzerinde durulması gereken soru, insanların neden aldatmayı seçtiğidir.

YourTango.com tarafından gerçekleştirilen bir araştırmada(2012), toplamda 1.200 psikolog, terapist ve danışman yardımıyla aldatmanın arkasındaki sebepler aydınlatılmaya çalışıldı. Katılımcılara eşlerini aldatmalarının en önemli sebebi nedir diye sorulduğunda cevap: ‘’İlişkideki duygusal tatminsizlik’’ oldu. İlişkilerinde kendilerini değerli ve önemli hissetmemeleri ayrıca, duygusal olarak yakın olmamaları kişileri eşlerini aldatmaya yöneltiyor. İnsanlar daha fazla seks istedikleri için değil, daha çok kendilerini önemli hissetmek için aldatıyor. Önemsendiklerini ve değer gördüklerini bilmek hoşlarına gidiyor. Bu ihtiyaçları giderilmediğinde, bunu başka yerde aramaları o kadar da şaşırılacak bir şey değil. Ama yine de aldatmaya yönelmenin duygusal terk edilmişliğe sebep olduğu değil, duygusal terk edilmişlikten sonra ortaya çıktığı akılda tutulması gereken önemli bir nokta.

Öyleyse aldatma ortaya çıktığında bir çiftin yapabileceği şeyler nelerdir?

Travmadan iyileşmenin saldırganın yanlışını kabul ettiğinde başladığını biliyoruz. Aldatılan eş tekrar öz değer hissini hatırlayacağı şeyler yapmalı. Bunlar, kendini sevdiği ve hayatını tekrar canlı tutacak şeyler olmalı. Ama daha da önemlisi aşağılayıcı detaylar için merakı frenlemek gerekir. Neredeydin? Onunla nerede görüştün? Ne sıklıkla? Yatakta benden daha mı iyi yoksa kötü mü? Bunlar sadece daha fazla acıya neden olan sorulardır. Bunun yerine belki de şöyle sorular sorabilirsiniz, anlam ve güdüleri ortaya çıkaracak olan. Örneğin: Bu ilişki senin için ne anlama geliyordu? Benimle artık yapamadığın orada deneyimlediğin şey neydi? Eve geldiğinde ne hissediyordun? Bizim hakkımızda değer verdiğin ne var? Bittiğine memnun musun?

Bazı tahminler kadınların da erkekler kadar aldattıklarını öne sürüyor, ama bu aldatmalar cinsellik değil daha çok duygusal temelli. Bazı kadın ve erkeklerin ilişkilerinde her zaman eşlerinin onlara verebileceklerinden daha fazla istemelerine rağmen, kadın ve erkekleri aldatmaya yönelten asıl sebep oldukça basit: Birincisi, kadın ve erkekler ilişkilerinde kendilerini önemli ve değerli hissetmek, eşleri tarafından sevildiklerini bilmek istiyorlar. Cinsel tatminsizlik nadir rastlanan bir aldatma nedeni, asıl sebep duygusal tatminsizlik. İkinci olarak, eşler arasındaki iletişim inanılmaz derecede büyük bir önem taşıyor. Eğer eşinizle iletişim kuramıyor, hissettiklerinizi ve problemlerinizi onunla paylaşamıyorsanız ya da eşiniz sizi dinlemiyorsa, duygusal reddedilme ile başa çıkmak oldukça imkansız hale gelebilir. O yüzden, aldatan kişiyi başkasıyla ilişkisi var diye(duygusal veya cinsel) suçlamadan önce kişinin bu davranışının ilişkisindeki hangi sorunu yansıttığını düşünün. Kabul etmek zor olsa da, çoğu zaman asıl kurban aldatandır.

Unutmayalım ki tüm aldatmalar ilişkiyi yeniden tanımlayacaktır. Sadece siz burada ne yapmak istediğinize karar vermelisiniz. Ancak bir gerçek var ki o da şudur; aldatmalar burada, kalıcı ve bir yere gittikleri yok. Bir ilişkideki ihanet bir çok şekilde olabilir. Eşimizi bir çok şekilde aldatırız; hor görmeyle,ihmalle, şiddetle, umursamamayla. Cinsel ihanet birinin eşini incitmesinin sadece bir yolu.

Hayatta önemli olan şey nereye varacağınız değil gittiğiniz yoldur derler ya. Yolda karşılaştığınız zorluklar, beklenmedik çukurlar ve virajlar, atlattığınız hayal kırıklıkları… İşte bu yüzden hayatı bir sürü kapı olarak görürüm. Bazen geçeceğimiz kapıyı seçme şansımız olur, bazen olmaz. Ama yine de geçmen gerekir hani. Bağıra çağıra debelenerek de geçebilirsin, başın dik olarak da. Seçim senin…

Sonuçta hepimiz kendi hayatımızın Mikelanjelosuyuz.

Sevgiler…

Ayşen Arslan
Uzman Psikolojik Danışman