Çiftler hakkındaki gerçekler ve iyileşmenin formülü.
Seks, kendini ifade etmenin en saf hali, iki insanın birbirlerine sevgisini verebilmesinin en samimi yoludur ve işler ters gittiğinde bütün ilişki bozulur. Hemen her çift zaman geçtikçe daha az seks yapar. Bir taraf istekli, diğer taraf isteksizse bu, ilişkinin alarm verdiği anlamına gelir. Seks, eşsiz, özel ve önemli olan fiziksel bağlar üretir. İlişkilerde seks sadece pastadaki krema değildir. Pastanın kendisidir. Cinsel isteksizlik efsaneleri ise şu şekilde.
Efsane 1: Bir kadının hormonları arzusunun ana itici gücüdür.
Birçok insan, bir kadının cinsel isteksizliği için tıbbi tedaviye ihtiyaç olduğunu düşünür. Uzmanlar; “En büyük yanlış anlaşılmalardan biri, düşük cinsel isteğin tüm hormonlarla ilgili olduğunun sanılmasıdır. Fakat libido bundan çok daha karmaşık bir konudur ve zihinsel sağlık, beslenme, beden imgesi, stres düzeyi ve ilişkinizin kalitesi gibi etkenlerle direkt ilgilidir” diyorlar. Kadınlarda cinsel isteksizlik nadiren fizyolojik nedenlerden kaynaklanır. Birçok kadında bu sorunun esas kaynağı psikolojik etkenlerdir. Cinsel isteksizlik içinde olan bir kadının yapması gereken ilk şey, ilişkiyi geliştirmenin yollarını bulmaktır.
Efsane 2: Duygusal yakınlık iyi bir cinsel hayatı garantiler.
Birçok çift için duygusal yakınlık, onları iyi birer arkadaş yapar ancak arzuların beslenmesi anlamında bir garanti vermez. Çözüm, arzuları ısıtacak yolların bulunması ve bu anlamda gayret gösterilmesidir. Konuyla ilgili en çok rastlanan yorum şudur; “Kendinizi genç, eğlenceli ve seksi hissettiren her şeyi kucaklayın.”
Efsane 3: Partneriniz arzulu fakat siz değilseniz, sevginizi başka şekillerde de ifade edebilirsiniz.
İnsanların, bir ilişkide cinsellik isteyip istemediklerini seçebilme eğiliminde olduğunu düşünmekteyiz. Taraflardan birinin cinsel isteksizliği olduğunda ve diğer taraf bunu kabullendiğinde bu durumdan şu sonuç çıkıyor; tek eşliliğe olan bağlılık. Ancak tam tersi bir psikoloji içine girildiğinde olay aldatmaya kadar gidiyor. İnsanlar evlendiklerinde kendileri için belirli planlar yaparlar. Nerede yaşanacak, kariyer nasıl ilerleyecek, çocuk sahibi olunacak mı, ne zaman çocuk yapılacak ve benzerleri… Fakat çiftler genellikle cinsel hayatları hakkında plan yapmazlar. Bununla ilgili kararlardan yalnızca taraflardan birinin sorumlu olması gerektiğini düşünmek çok sığ olur.
İnsanların farklı aşk dilleri vardır. Kimi insanlar dokunmayı sever, kimi ise güzel sözlerle aşkını ifade eder. İyi ilişkilerde taraflar birbirlerinin aşk dilini anlamaya çalışır ve uygularlar. İyi ilişkiler, karşılıklı anlayıştan beslenir.
Efsane 4: Çiftler cinsel problemlerden önce duygusal problemlerle ilgilenmelidir.
Çoğu insan, cinsel problemlerden önce duygusal problemlerin çözülmesi gerektiğini düşünür. Halbuki durum tam olarak böyle değildir. Eğer bir çiftin cinsel ilişkisini analiz etmeye başlarsanız, diğer sorunların kaynağına da kolayca inebilirsiniz. Cinsellik, ilişkiyle ilgili büyük olan penceredir.
Duygusal problemleri ilk sırada ele almak işe yarayabilir ama eğer bir çift bu sorunları düzeltmeye çalışırken amaca ulaşamazsa, cinsel problemlerle başa çıkmaya çalışmak ilk çözüm olabilir. Çiftler birbirlerine tekrar dokunmaya başladıklarında birbirlerine daha yakın hissederler ve duygusal olarak yeniden yükselişe geçerler. Bu, diğer sorunların çözümü için de işleri kolaylaştırır.